Kağıt bardakta kura çekimi ile mahalle muhtarı belirlendi, diğer aday itiraz etti Kağıt bardakta kura çekimi ile mahalle muhtarı belirlendi, diğer aday itiraz etti
Çorum, her dönemde devlet yatırımlarını alamama yönünde sorunlar yaşamıştır. Şöyle bir geriye doğru baktığımızda, Osmanlı Devleti döneminde de bu durum böyle devam etmiş, Yedi-sekiz Hasan Paşa döneminde bir şeyler olacak derken, ona da deve kervan sahipleri karşı çıkarak, bir saat kulesi ile yetinmek zorunda kalınmıştır. Milli Mücadele sonrası, özellikle 1930’lu yıllarda yapılan ‘’Devletçi yatırım politikaları’’ birçok ile yatırım götürürken, Çorum yine bundan mahrum kalmıştır.  Çorum’un ilk büyük sanayi tesisi olarak 1957 yılında kurulan, 1 milyon 384 bin metrekare alanı bulunan Çorum Çimento fabrikasıdır. Çorum’da 64 yıldır faaliyet gösteren Çorum Çimento fabrika alanını belediye 102 milyon 500 liraya satın alarak, yeni yerleşim alanı açmak için yıkım kararı almıştır. Yani zannederim, Çorum’da devlet işletme yatırımı da kalmamıştır. Ancak Çorum, belki de dünyanın sayılı özel girişimcilerinin bulunduğu bir şehir olarak tarihe geçmelidir. Çünkü kendi imkânları ile kurdukları kiremit fabrikaları, dört kiremit fabrika sahibinin bir araya gelerek, daha büyük yatırımlara yönelmesi, Çorum girişimcilerini kuvvetlendirmiş ve devletin yatırımları ile hantallaşan şehir olgusu, memleketimizde hiç olmamıştır. Günümüz Çorum siyasetçilerinin en büyük sorunu bu devlet yatırımlarını alamamasıdır. Şahsi girişimler ve devlete kabul ettirilen küçük projeler haricinde, büyük yatırım beklentisi boşa çıkmıştır. Lafı dolandırmadan söyleyeyim, Çorum’un beklentisi havaalanı ve YHT (Yüksek Hızlı Tren) Projesidir. Yoksa Kırkdilim çalışmaları bile başlı başına bir yatırım kabul edilebilir. Hükümeti sıkıntıya uğratan durum ise kendisine yıllardır destek veren, hatta geriye doğru Demirel, Tansu Çiller ve Merhum Özal’a kadar hep sağ cenahın kalesi olmuş bu şehir, istenen önemin verilemeyişidir. Geçen gün gelen ve birçok tesisi açan bakanın sıkıntısı da bu idi. Havaalanı? Aslında adı ile Amasya’ya bağlı olsa da Merzifon havaalanı, Çorum’a çok yakındı. Bu iki şehir arası 64,5 kilometredir. Amasya- Merzifon arası ise yaklaşık 46 kilometredir. Bursa’nın bir havaalanı vardır. Yenişehir ilçesinde, Bursa’ya kaç kilometre 56 kilometre. Görüldüğü gibi, açmaz burada. Çorumlular adımızla bir havaalanı olsun derken, hükümet ise bu yatırımı olumsuz görmektedir. Oyda kaybetmek istemiyor, bu dönem bile çıkarttığı üç milletvekili ile hükümetin hala en önemli şehirlerinden bir olan Çorum’da bir kısır döngü hâkimdir. Bir diğer konu ise demiryolu; işte benim hemşerilerimin en haklı olduğu yer burasıdır. Etrafı demiryolu ile çevrili iken Çorum bu yatırımdan mahrum kalmıştır. Mesela ben, Bilecik-Söğüt’te yaşıyorum ve Cuma sabah kalktım, dersim de o gün yok, bindim Bilecik’ten hızlı trene üç saat sonra Çorum Ulucami’de cuma namazındayım. Pazar akşamı tekrar bindim. Gece dokuzda evimdeyim. Ne güzel değil mi? İşte biz havaalanı derken bunları kaçırıyoruz. Peki, bu yatırım böyle kolay mı yapılıyor. Tabi ki değil, ama bunun da yolu var. Çorum-Merzifon arasına kısmi bir demiryolunu acil olarak yaparsın, Bursa’da olduğu gibi, arazi zaten düz; Bilecik gibi yaklaşık 49 tünelde patlatmazsın, toprak yumuşak, Çorumlu, Çorum’dan YHT’e bindiğinde yaklaşık 19,2 dakika sonra havaalanında olursa, havaalanı mevzuu da ortadan kalkar. Benim için havaalanından önce YHT daha da önemlidir. Seçimlerden önce kısmi bir projelendirme, hükümetin beklentilerini karşılayacaktır. Çünkü bu artık bir YHT olmayacak, daha çok metro tarzı bir durum olacaktır. İstanbul Pendik- Taksim arası 120 dakika olarak düşündüğümüzde, bence en doğal çözüm bu olacaktır.
Editör: TE Bilisim