Osmancıkgücü Spor Kulübü’nden Akpay’a ziyaret Osmancıkgücü Spor Kulübü’nden Akpay’a ziyaret
Geçen hafta malumunuz hiç sesimi çıkartmadan izledim. Ortalığın toz duman oluşunun dinmesi, bizim tahlilimiz açısından önemli idi. Belki birileri çok hissetmese de, o olayların çok kaybedeni oldu. Kazananı ise hemen hemen yoktu. Sayın Meral Akşener’in masadan ayrılması ve buna mukabil zehir zemberek açıklamalar yapması ile ortamın nasıl gerildiğini hepimiz gördük. Sonrası ise daha da vahimdi. Bu kadar ağır eleştiriler sonrası masaya dönmesine ise en az tabiri ile facia denebilir. Peki, neden döndü? Sorusunu herkes sordu. Verdiği cevap ile de karizmasının çizildiğinin işaretiydi. Bu durum için bizim Anadolu’da benim pek sevmediğim bir tabir kullanılır ama ben burada bunu söylemeyeceğim. Ama bundan sonra insanları, partililerini çok ikna edemeyeceğini düşünmekteyim. Sayın Kılıçtaroğlu’nun adaylık açıklama töreni ise CHP için tam bir şölen havasına dönmüştür. Bu konudaki organizasyonları için onları tebrik etmek gerekir. Saadet Partisi gibi misyonu ve vizyonu belli bir partinin önünde ‘’Laiklik’’ sloganları atarak, Sayın Temel Karamollaoğlu’na da iyi bir ders verdiler. Her ne kadar Merhum Necmeddin Erbakan’ın kemikleri sızladı mı bilmem ama birçok Milli Görüşçünün kalplerinin bir telinin attığı bir gerçektir. Aslında geçen hafta kazanan Türk siyaseti olmuştur. Artık adaylar belli olmaya başlamıştır. Sayın Erdoğan, Sayın Kılıçtaroğlu, Sayın Sinan Ogan ve Sayın Muharrem İnce aday namzetleridir. Yani özellikle Ogan ve İnce 100.000 imza toplama girişimlerine başlamışlardır. Artık bizim ülkemizin de iki siyasi topluluğa gittiği görülmeye başlanmıştır. Herkes tarafını seçmek zorundadır. Zorundadır diyorum yoksa üçüncü bir topluluk zor görünmektedir. Burada en bocalayan partilerden biri de Yeniden Refah Partisi’dir. Bu parti çok güzel alt yapısı ve iyi çalışmalara imza atan bir partidir. Yeni bir parti olmalarına rağmen hızla oy oranını yükseltmekte ve gelecekte, iyi bir potansiyel yakalayacaklarına inanmaktayım. Hemşerimiz Mehmet Aşıla’da ciddi çalışmalar yapmaktadır. Ancak yol ayrımına geldikleri görülmektedir. ASİMİLASYON Yeniden Refah Partisi’ni bu hafta ziyaret eden Ak Parti, ittifak için bir davet çağrısı yaptı. Yeniden Refah Partisi’i ise düşünme süresi istedi ve kurullarında ciddi tartışmalar olduğu görülmektedir. Neden bu kadar düşündüklerini insanlar sormaktadır. Çünkü Yeniden Refah Partisi’i belli başlı isteklerinin olduğunu beyan ettiler. Bu istekler, kendi topluluklarının istekleri idi ki, bende bunun altına imzamı atarım. Ak Parti ise haydi haydiye imzalar ve zaten onlarda bu şekilde düşünüyorlar. Ama tabanda bir korku var ki, bu da asimile olacakları korkusudur.  Bu ittifak sonucunda, yapımızı kaybeder miyiz korkusudur. Bence bu mümkün değildir. Yıllardır ittifak içinde olan Ak Parti ve MHP, değerlerinden bir şeyler kaybetmişler midir? Hayır. Ben Yeniden Refah Partisi’nin uzun süre vatana millete hizmet edeceği inancındayım. Genç kadroları, kadınlı erkekli mücadele ediyorlar. İdeallerini ileri vadeye yaymaları gerekir. Şimdi fikirlerine bakacak olursak, birlik olma vaktidir; demeleri gerekmektedir. Seçimlere çok az bir süre kaldığı günümüzde, seçmenin fikirlerini çeşitli iddialarla değiştirmeniz mümkün değildir. Bu seçimler de iki aday yarışır ve biri ipi göğüsler. Sayın Erdoğan kazanırsa, hayat kaldığı yerden devam eder. Sayın Kılıçtaroğlu kazanırsa, her şey yerinden oynar. Bu oynama birileri için kötü mana ifade ederken, birileri için ise yıllarca beklediği bir gayedir. Şunu da unutmamak lazımdır ki, kazanmak isteyen çok çalışmak zorundadır. Bire bir koşturmak gerekir. Çünkü Sayın Erdoğan’ın da bir oyu var; Sayın Kılıçtaroğlu’nun da. köydeki çobanın da bir oyu var, üniversite rektörünün de. İŞTE DEMOKRASİNİN GÜZELLİĞİ DE BURADAN GELMEKTEDİR.
Editör: TE Bilisim