Elektrik dağıtım şirketi çocukları gülümsetti Elektrik dağıtım şirketi çocukları gülümsetti
Bu Cuma günü Ak Parti yeni seçim projesini ‘’Türkiye Yüzyılı’’ olarak açıkladı. Burada her ne kadar birilerinin ‘’Yeni bir şey yok’’ deseler de, rakiplerinin hala bırakın cumhurbaşkanı adayını belirlemeYi, altılı mi? Yoksa yedili mi? Buçuklu mu, buçuksuz mu? Olacağına karar vermemeleri, Ak Partiyi bu buluşma ileri taşımıştır. Bizim mevzumuz bunlar değil. Bizi ilgilendiren, bu buluşmada merhum Şakir Zümre’nin adının yer alması ve bir kısa filimle Şakir Zümre’nin tanıtılmasıdır. Ben 2008 yılından itibaren, bir İşletme Tarihçisi olarak Şakir Zümre, Nuri Demirağ, Vecihi Hürkuş ve Nuri Killigil üzerinde çalışma yaptım. Yaptığım çalışmaları da ‘’İnönü’nün İntikamları’’ adlı bir yazı dizisine çevirdim. Bu hafta size Şakir Zümre’den bahsedeceğim. İLK SAVUNMA SANAYİ ÇALIŞMALARI Mustafa Kemal Paşa, ordunun modernize edilmesi açısından yaptığı ilk çalışmalar 1920’li yıllara dayanmaktadır. Güçlü orduların, modern ordular olduğunu, mekanik araçların gelişmeye başlaması ile güç dengesinin değiştiği ve insan faktörünün yanında, silah gücünün de savaş dengesini değiştirdiğini görmüştür. Mustafa Kemal Paşa ve Fevzi (Çakmak) Paşa, bu konuda ilk çalışmalarını Milli Mücadele sırasında yapmışlar ve Fevzi Paşa’nın akrabası ve Mustafa Kemal Paşa’nın Sofya Ataşemiliteri olduğu dönemde tanıştığı dostu Şakir Zümre Bey’i bu konuda görevlendirmişlerdi. 1908 yılında Cenevre Hukuk Fakültesini bitiren ve Birinci Dünya Sırasında Varna Türk Milletvekili olarak Bulgaristan meclisine milletvekili olarak görev yapan Şakir Bey, Türk Milli Mücadelesi sırasında, yurt dışından silah, cephane göndererek bu savaşa katkıda bulunmuştur. Milli Mücadele sırasında yerinden üretim için gerekli olan, usta ve teknisyen ihtiyacı da Şakir Zümre tarafından Bulgaristan’dan karşılanmış ve ilk yapılan silah ve mühimmatlar bu usta ve teknisyenlerin öncülüğünde yapılmıştır. Bu amaçla TBMM tarafından Şakir Bey, İstiklal Madalyası ile ödüllendirilmiştir. Cumhuriyetin ilanı ile Bulgaristan’dan Türkiye’ye gelen Şakir Bey, Mustafa Kemal Paşa ve dönemin Genelkurmay Başkanı olan Fevzi (Çakmak) Paşa ile bir görüşmeler yaptı. Bir de proje hazırladı. Bu proje de amaç Türk Ordusunun silah ihtiyacının milli bir silah sanayi ile karşılanması şeklindeydi. Bu amaçla çalışmalara başlayan Şakir Bey, dışarıdan getirttiği ilk uzman kadro ile işe başladı ve 1930’lu yıllara gelindiğinde, Mühendis, teknisyen ve ustalar tamamen Türk Gençlerinden oluşmuştu. Şakir Bey, Türk Hava, Deniz ve Kara kuvvetlerinin silah ve bomba ihtiyaçlarını Türk Ordusunun İmalat-ı Harbiye Fabrikaları ile ortaklaşa yapmıştır. Türk ordusunun Hava Kuvvetleri’nin ilk cephane gereksinimleri, Şakir Zümre Silah Fabrikası tarafından üretilmiştir. Bu bombalara ait kullanma biçimleri Fabrika’nın teknik ekibi tarafından projelendirilerek "Tarifnameleri" hazırlanmış ve 1939 yılında kitap olarak Şakir Zümre tarafından yayımlanmıştır. Türk Hava Kuvvetleri’ne ait bombardıman uçaklarının kullandığı ilk bombalar Türk malıdır ve büyük bir bölümü Şakir Zümre Silah Fabrikası’nda üretilmiştir. 100 kg, 300 kg, 500 kg, ve 1 ton’luk uçak bombaları ve çeşitli yangın bombaları bu fabrikada seri olarak üretilmiştir. Türk Deniz Kuvvetleri’nin gereksinimi olan çeşitli boylardaki su bombaları ve cephaneler de fabrikanın seri üretimleri arasındadır. İlk Türk denizaltı su bombaları da bu fabrikada üretilmiştir. Türk Kara Kuvvetleri’nin gereksinimi olan silah ve cephaneler, eğitim bombaları, işaret ve aydınlatma fişekleri ve bu fişekleri ateşlemeye yarayan silahlar, Şakir Zümre Silah Fabrikası’nın en çok ürettiği ürünlerdendir. El bombasından top kamasına ve çeşitli çaplarda kara mayınlarına değin, Türk ordusunun gereksinimi olan çeşitli cephaneler, bu fabrikada Türk teknisyen ve ustalar tarafından yapılmıştır. Şakir Zümre Silah Fabrikası çeşitli ülkelerden siparişler almış ve yurt dışına da üretimler yapmıştır. İhracat yaptığı ülkelerden bazıları Yunanistan, Bulgaristan, Polonya ve Mısır’dır. Yunan ordusunun "bomba" gereksinimini karşılamak üzere 1937 yılının Şubat ayında Yunanistan’la yapılan 1,5 milyon liralık "iş sözleşmesi", Türkiye’de büyük bir ekonomik zafer olarak değerlendirilmiş ve gazetelerimizin birinci sayfalarında önemli haberler arasında yer almıştır: "Harp Sanayimizin Büyük Bir Zaferi… Yunanistan bizden 1,5 milyon liralık bomba satın alıyor" başlığıyla bildirilen haberler de, dönemin Yunanistan Başbakanı General Metaksas’ın şu sözlerine de ver verilmektedir: "Bombaların iyiliğine olduğu kadar, ne bizim tarafımızdan Türkiye’ye ne de Türkiye tarafından bize karşı kullanılmayacağına da itimadımız vardır." Şakir Zümre Silah Fabrikası’nda üretilen uçak bombaları Alman saldırısı karşısında, hava kuvvetlerini güçlendirmek amacıyla Polonya tarafından da satın alınmıştır. Türk Savunma Sanayi Tarihi’nde önemli ve şerefli bir yere sahip olan bu fabrika, ülkemize çok büyük ve unutulmaz hizmetlerde bulundu. Ancak, İnönü’nün intikamları bitmiyordu. Devamı Haftaya
Editör: TE Bilisim