Elektrik dağıtım şirketi çocukları gülümsetti Elektrik dağıtım şirketi çocukları gülümsetti

Değerli hemşerilerim, bir süredir, değerli insanların mücadelesi ile çıkarılan, belki bazıları için akıl kârı olmadığını düşündükleri bir mücadeleye destek vermek için, bu köşede sizlerle buluşmaya karar verdim. Sağ olsun, Evrim Gazetesinin yöneticileri de bizlere bu imkânı sağladılar.

Ben uzun süredir dışarıda yaşayan bir hemşerinizim. Annem Güney Mahalleden, Merhum Şubali Rıza ile komşu bir evin kızı, babam ise Güneşören köyünden Osmancık’a, sonrada da, Çorum’a yerleşerek, Çorum Verem Savaş Dispanseri ve Çorum Devlet Hastanesinden emekli bir kişidir. Şahsım, Güney Mahallesinde bulunan bu evde doğdum ve çocukluğum, İmaret Cami civarında ve kanal boyunda oynayarak geçti. 1985 yılında Ankara Üniversitesine, 1988 yılında Anadolu Üniversitesine ve yüksek lisansımı ise T.C. Tarihi üzerine yaptım ve hala Bilecik Şeyh Edebali Üniversitesinde öğretim görevlisi olarak çalışmaktayım. Bu görevimin yanında, Uluslararası bir yayın evinin yazar kadrosunda bulunuyor ve 23 basılı kitabım ile üniversitenin bu konuda en kapsamlı hocalarından birisiyim. Osmancık’a geldiğimde, çok mutlu oluyorum. Hemen hemen çocukluğumun evleri hala duruyor, yeni binalar ise hem yolun öbür tarafına ve yeni arazilere yapılmış. Bu ise memleketin dokusunun devamı açısından çok önemlidir. Belki içinde yaşadığınız için fark etmiyor olabilirsiniz ama o çocukluğumda çorba içtiğim Merhum Osman eniştemin Emek Lokantası hala duruyor ya, bu benim ve bizim gibi insanlar için çok önemli. Hele ırmağın o nazlı akışı, markette gördüğüm Osmancık Pirinci yazısı, beni hep gururlandırıyor. Birçok il dolaştım ve gördüm ki, birçoğunun dokusu bozulmuş ve ruhu kaybolmuş, eski binalarda olsa, Osmancık’ın bu ruhunu bu binalarımız, kanal boyu, ırmağımız, gemici ve İmaret camilerimiz yaşatıyor. İlçemizin en çok nüfusa sahip ilçe haline gelmesi de ayrı bir gurur. Çünkü, göç vererek küçülen ilçelerin sosyo-ekonomik yapısının bozulması her kesimi etkiliyor. Bu hafta başlayan yazı dizimizde de görüleceği üzere, 16. yy’da olan köylerimizin bugün hala birçoğunun bacalarından, duman tütmesi ayrı bir sevinç kaynağıdır. Başta siyasetçilerimiz olmak üzere bu memlekete hepimiz sahip çıkmalı ve bu bacaların tütmesi için, bize düşen görevleri yerine getirmeliyiz.
Editör: TE Bilisim