Ayak basmadık köy bırakmadılar Ayak basmadık köy bırakmadılar
Bugün gündemimize oturan en önemli konu malumuz atılan bir iftira oldu. Türk Tabipler Birliğinin, nereye ve kime hizmet etmesi gerektiğini şaşıran başkanı Şebnem Korur Fincancı, TSK kimyasal silah kullandığını iddia etmesi, kamuoyunda tansiyonu yükseltmiştir. TSK'nin kimyasal silah kullanıldığı iddiası hakkında yaptığı yorum sonrası hakkında soruşturma başlatılan TTB Başkanı Şebnem Korur Fincancı ise “Ben insan hakları alanında çalışan bir adli tıp uzmanı olarak tabii ki söyleyeceğim. Doğal olarak bir adli tıp uzmanı olarak iddiaların soruşturulmasını istemem suç değil” dedi. Ancak, atalarımızın dediği gibi ‘’Hol yok yumurta yok…’’ ise neden bu konu gündeme geldi. Birincisi birileri seçim yaklaştıkça bu tip olaylara daha fazla girecektir. Çünkü bunların bazıları 1928 yılında dışarıdan gelip vatandaşlık alan ve amacı ülkenin olumlu bir adımı dahi olsa, onu kesmek için ailecek görevlendirilenlerdir. İkincisi 20 yıldır ellerinden ‘’Nema’’ sömürüsü alınmış kişilerin serzenişleri ki bunlarda büyük bir kitledir. Bunlar, iktidara biz gelelim de ne olursa olsun demektedirler. Üçüncüsü ise dışarıdan aldıkları paraların hakkını verenler. İşte bu üç unsur bağırmaktadır. CHP milletvekili Sezgin Tanrıkulu ise "TSK'nin kimyasal silah kullandığı" iddiasına ilişkin 20 Ekim'de Twitter hesabından yaptığı açıklamada, şunları söylemişti: "Kimyasal silah kullanıldığı iddialarına ilişkin görüntüleri izledim. Kimyasal silah insanlığa karşı bir suçtur. Yarın itibariyle iddialara dayanak olan görüntülerin doğruluğu üzerine soru önergemi Meclis gündemine sunacağım. Bu iddialar karşısında açıklama yapılmamış olması ilginç." Peki, Sayın Tanrıkulu, bu iddianı ispatla, gördüğünü biz de görelim, sen bizim vekilimiz değil misin? Sen görüyorsan asıl unsur olan bizlerin daha fazla görme hakkına sahip değil miyiz? Görelim ve doğru ise senin yanında yer alalım. Ancak bugüne kadar hangi olay aydınlatıldı, hangi gerçekler Türk halkına anlatıldı Hiç! Çünkü Türk halkı, bu yukardaki sağdaki ve soldakiler için marabadır. Sus otur vergini ver, çocuğunu askere gönder, olay çıkartma, icat hiç yapma… Buna rağmen hala hükümet bu mantıkla savaşına devam etmektedir. Bir bayram havasında olması gereken gün, yani Tayfun Balistik Füzesini fırlattığımız gün, bu tipler çıkıp, sevincimizi kursağımızda bırakmıştır. Birde bu iddiaları ortaya ilk atan Selahattin Demirtaş, maşallah alternatif MİT gibi çalışmaktadır. Bizim duymadıklarımızı, o cezaevi hücresinden her şeyi duymakta ve demeçler vermektedir. Bir de bu ülke de insan hakları yok denmektedir. Yine koşarak, Almanya’ya giden bir gurup, ‘’Türkiye’de İnsan Hakları yok’’ sempozyumu düzenlediler. Hayırlı da olmadı, şöyle bir baktım beş on kişi ile kendileri çaldı, kendileri oynadılar. Hala şunu anlamadılar; kardeşim Avrupa bu kışı nasıl geçireceğim, üretim tesislerimiz durdu, işsizlik hat safa da bana ne senin demokrasinden, insan haklarında diyor amma, ne yapsın garipler acaba mı diye yine Almanya’nın yolunu tuttular. Tabi bu kimyasal silah iddialarına CHP gurubundan da tepkiler gelmedi değil. CHP Sözcüsü Faik Öztrak, "TSK'nin kimyasal silah kullandığı" iddiasına ilişkin soru önergesi vereceğini bildiren CHP'li Sezgin Tanrıkulu ile ilgili, "Öyle hassas ve istismara açık bir konuda ulu orta açıklama yapılması yanlış olmuştur, doğru bulmuyoruz" açıklamasını yaptı. Bu da CHP’nin homojen bir parti olmadığını göstermektedir. Tabi ki o partilerde tek ses çıkması doğru değildir. Ancak, söylediğiniz söz, partinizi bağlıyorsa ve ona zarar veriyorsa, biraz usturuplu ve belgeli konuşmakta gerekmektedir. Bu seçimler yaklaşırken partilerin amacı, diğer partilerin seçmenlerini, kendi partilerine oy atması için ikna etmeye çalışmaktadırlar. Ama öyle yanlışlar yapılmaktadır ki, halk artık bunlara gülmektedir. Kardeşim siz bir partiye gönül vermiş kişiyi kendinize çekemezsiniz. Mümkün değil. Bağırsa da çağırsa da, o oy atmak için girdiği tek kişilik oda var ya orada yine gönül verdiği partiye oyunu verir. Şaklabanlık yapmayı bırakın. Peki, ne yapalım? Siz ortada dolaşan ve ‘’Kararsızlar’’ diye ifade edilen kesim var ya onlara gidin. Onların oyu bugün % 10 civarındadır ve seçimin galibini belirleyecek onlardır. Yoksa benim fikrimi siz değiştiremezsiniz. Sizin ne olduğunuzu merhum dedem de, merhum babam da ve dahi ben de çok iyi biliyoruz. Selamlar, saygılar değerli hemşerilerim.
Editör: TE Bilisim