Osmancık'ta  23 Nisan coşkusu yaşanacak Osmancık'ta 23 Nisan coşkusu yaşanacak
Değerli Hemşerilerim, bir yıl daha akıp gitti. Birçoğumuzdan bir şeyler koparttı, birçoğumuza yeni ve değerli şeyler verdi. Sonuçta ömürden bir yıl daha akıp gitti. Olsun, bunu durdurmak mümkün değilse o zaman en güzelini yaşamak lazımdır. Bu yılın son haftası bizimden canımızdan bir can aldı. Ülkü Ocakları eski başkanı Sinan Ateş kardeşim, elim bir suikast sonucu hakkın rahmetine kavuştu. Benim gibi siyasi olmayan gerçek ülkücülerin yüreğini dağladı. Doç. Dr. Sinan Ateş, Hacettepe Üniversitesi Tarih Bölümünde öğretim üyesi bir meslektaşımdı. Kendisiyle tanışıklığımız vardı. Ayrıca birbirimizi Facebook’dan takip ederdik. Çok nezih bir akademisyen olup, Ülkü Ocaklarını gerçek misyonuna döndürmüş, eğitim çalışmaları ile sokak kültürü yerine akademik bir kültürel yapı oluşturmuştu. Ancak, ülkemizin makus talihi olan adam harcama burada da yaşanmış ve Sinan, görevinden ayrılmıştı. Ama duruşunu hiç değiştirmemiş, mücadelelerde böyle şeylerin yaşanacağını bilerek, fikirlerinden hiç taviz vermemiş ve ülkücülüğünden geri adım atmamıştır. Ama maalesef 30 Aralık günü Cuma namazı çıkışı hain bir saldırı sonucu başından vurularak, ebedi âleme göç etmiştir. Bu arada birçok bilgi ve anlatımlar sosyal medyalara düşmüş, gazetelerde haber olmuştur; biz bunlara hiç değinmeyeceğiz. Bize emanet bıraktığı iki kız çocuğu ve ailesini baş tacı yapacağız. Ayrıca eşi bu konunun adalete bırakılmasını istemiştir. Bizde onun bu isteğine saygı göstereceğiz. Fakat, eski başkanlığını yaptığı kurumdan ve kurumsal çevrelerden bir taziye yayınlanmaması ve bilinen bir gazetenin haber bile yapmaya değer bulmaması üzücüdür. Buna birçok ülkücü üzüntüyle tepki vermiştir. Bu konu seçimler sürecinde bir kenarda bekliye bilir; ancak sonrasında çalışmalarında ve mücadelesine çok değer verdiğim İçişleri Bakanımız Süleyman Soylu’dan, sonu nereye varacaksa varsın bir cevap beklemekteyiz. Ah Be! Güzel Osmancık Bu ayın son günlerinde Osmancık’a yapılan bir yatırımın açılması, beni olduğu kadar tüm hemşerilerimi mutlu ettiğini düşünmekteyim. Belediye Başkanı Sayın Ahmet Gelgör’ün olumlu mücadeleleri ile kapalı Pazar yerinin hizmete girmesi bizi çok mutlu etmiştir. Ben ilk çalışmama 11 yaşında rahmetli dayım Hacı Şerif Kara’nın pazara açtığı tencere tava tezgâhın da başladım. Rahmetli ile ırmağın kenarına açtığımız tezgâh da, kah yağmur yer, kah rüzgar, bazen de yakan güneş, hele de o sivri sinekler. Şimdi artık güzel, temiz ve günümüze yakışır bir yer yaptığı için sayın başkanı kutluyorum. Bir diğer yatırım ise Hamza Başkanın çok önem verdiği ve inşaatını bizzat takip ettiği hamamın faaliyete geçmesidir. Sayın Hamza Başkan, öyle nezih bir eserin Osmancık’a kazandırılması için çok uğraştı. Hatta kapalı kaldığı dönemde çok üzüldüğünü de biliyorum. İnşaatın son demlerinde başkanlığa gelen Sayın Ahmet Gelgör Bey’inde çalışması ile açıldığını duymak çok güzel oldu. Değerli hemşerilerim, inanın güzel bir memleketimiz var. Her şeyimiz var. Hatta geçenlerde bir arkadaşım; ‘’Abi ne o öyle, Osmancık’tan bir geçtik, arabanın camı sivrisinekten görünmez oldu…’’ Dese de o sivrilerde bizim. İşte böyle bir yıl daha geçip gitti. Ölenlere Allah’tan rahmet, ailelerine başsağlığı dilerim. Bütün hemşerilerimiz yeni yılın, mutluluk, bereket ve güzel günler getirmesini dilerim. Beni her hafta takip eden Dost İbrahim Dayı’ya da, yeni yılın güzellikler getirmesini, uzun ve mutlu bir ömür nasip etmesini dilerim.
Editör: TE Bilisim